BDDK yani daha açık bir ifadeyle Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumuna göre son bir sene içerisinde bankacılık sektörü ilgili detaylar. Kârdan elde edilen katkı dışındaki nakit, ek ana sermaye ve katkı sermayesi bazında 49 milyar liralık bir artış meydana geldiği ifade ediliyor. Bu ifadede, ‘Yapılmakta olan çalışmalar bir bütün oluşturacak şekilde sektörün sağlıklı ve sağlam yapısını muhafaza ettiğini ve mevcut konumdaki sermaye yapısının faal niteliği kaynaklı riskleri kolaylıkla idare edebilecek derecede olduğunu göstermektedir.’ şeklinde bir açıklama yapılıyor. BDDK tarafından gelmiş olan ibarede, kurum aracılığıyla yapılan güncel parasal bünye değerlendirme çalışmaları sonucunda. Bankacılık sektöründe izleme hesaplarına taşınması gereken, yoğunluklu olarak enerji. Ve inşaat sektörlerine hibe edilmiş toplam 46 milyar lira değerinde kredi belirlenmiş olduğu bildiriliyor.
Kredilerin Sınıflama Tadillerinin Yapılması ve Zarar Bedellerinin Ayrıştırılması
Söz konusu bankalara sene sonuna değin bahsi geçen krediler için gerekli görülen sınıf değişikliklerinin uygulanması. Ve beklenen kredi ziyan karşılıklarının ayrıştırılması hususunda bildirimde bulunulduğu ifade edilen açıklamada. ‘2019 Temmuz ayının banka mali tabloları kullanılarak yapılan sakıngan etki çözümlemeleri neticesinde, sektörün yüzde 18,2 oranında olan sermaye kifayet rasyosunun takribi 50 baz puan kadar inerek yüzde 17,7 seviyesine gerilediği. İzlenime dönüşüm oranının ise yüzde 4,6 gibi bir orandan yüzde 6,3 seviyesine doğru bir yükseliş gösterdiği belirlenmiştir.’ ifadelerine yer veriliyor.
Sermaye Yeterlilik Rasyosunun Uygulanmasına İlişkin İfadeler
Açıklama kapsamında, sermaye yeterlilik rasyosunun Basel III ölçütlerinde yüzde 8 oranında olduğu halde, ülkemizde sakınmalı bir yaklaşımla yüzde 12 oranında uygulandığı hatırlatılarak, şunlar kaydediliyor:
‘Parasal kuruluş çalışmaları sonucunda hesap edilen seviye her iki oranın da son derece üzerindedir. Parasal kuruluş değerlendirme çalışmaları rutin aralıklarla yapılmakta olup, bankalara kredi sınıflandırmalarının değiştirilmesi ve parasal yapılarının sağlamlaştırılması hususunda gerekli bildirimlerde bulunuluyor. Sonuç itibariyle, çalışmalar bir bütün arz edecek şekilde sektörün sağlıklı ve sağlam yapısını muhafaza ettiğini ve mevcut sermaye yapısının faal niteliğinden kaynaklı oluşan riskleri kolaylıkla idare edebilecek seviyede olduğunu gösteriyor.’
İlk yorum yapan siz olun